Çocuk, kediye selam verdi. Kedi kimse var mı diye bir sağına bir soluna baktı. Koşarak gelen başka bir çocuk kediye hoş geldin dedi. Sonra başka çocuk ve bir başkası… Kedi epey keyiflendi. Her yer çocuktu. […]
Tarih kitabının tüm harfleri sıraya dizilmişlerdi. Öndeki beş harf onuncu sayfadan aşağıya atladı. Beşinci cümleden sekizinci cümleye kadar olan harfler en arka sayfadan çıktılar. Tüm sesli harfler sayfalar arasına sıkışmamak için balonlara tutunup gökyüzüne […]
Kedinin ayağı incinmişti… Sıkılmış oturuyordu. Ayağı kırılmış olması demek bir sürü güzel faaliyetten uzak kalması demekti. Mesela karşı komşu teyzenin evini çok seviyordu. Ancak filmlerde görülebilecek büyüklükte kocaman bir kitaplığı onu çekiyordu. Kediyle kitaplığın ne […]
Bilgisayar ve tablette oynanan oyunları çok seven küçük bir çocuk varmış. Öyle ki, yemek yerken bile oyun oynar ya da video izlermiş. Bu sebeple masanın üstünde duran kalemler kendilerini terk edilmiş ve üzgün hissederlermiş. Çocuğun […]
Bilmece sorulur mu? Okunur mu? Yoksa yazılır mı? Bence hepsi de olabilir. Bugün okumak için kitaplıktan bilmece kitabı seçtim. Onu okumayı planlıyorum. Birkaç arkadaşıma göre bilmece kitabı kitap sayılmazmış. Bence öyle değil. Onu okurken düşünüyorum […]
Serçelerle kara sinekler benzer mi birbirine? Biri yumuşacık tüyleri, dal gibi ipince ayakları… Diğeri simsiyah uçan nokta… İki canlı da onun çok ilgisini çekiyordu. Biraz yaklaşmak, incelemek hatta dokunmak için merakını giderebilir- di. Ama ne […]
Kaldırımlarında zeytin ağaçları olan bir şehirde çocuk olmak çok eğlenceliydi. Zeytin, zey…zey…tinnnn… Zeytin sözcüğünü beyninde döndürdü. Beyninin kıvrımlarında oraya buraya çarpıp diline yerleşen bu sözcük hoşuna gitmişti. “Zeyyy…tinnnn…” Çocuk ağacı bunlar. Çocukların ağacı…Bir kere boyları […]
Sıcak ve kurak bir yaz günü bütün kuşlar sahile inmişti. Kumların üstüne düşmüş çekirdek tanelerini topluyorlardı. Karşıdan gelen köpek birkaçını ürkütse de çoğunun umurunda değildi. Sarıya çalar kahverengi tüylü köpek bu durumdan memnundu. Kimsenin ondan […]
Wuuuu wuuuu!!! Kardeşim içeri girdi, “İki saattir sana sesleniyorum” diyerek çalışan elektrik süpürgesini kapattı. Pazartesi günü elektrik süpürgesi ile tüm evi süpürmek benim, Çarşamba annemin, Cuma babamın, Pazar da kardeşim görevidir. Yeni aldığımız oyuncağın kurulumu […]
Su, hazır… Kök boya, burada… Safradan elde edilen Öd kavanozda. Masanın üstündeki fırçalar neşeyle şiirin ilk kısmını okudular. Sulu boya hemen fırçaların yanına geldi. İşe yarayacağı için sevinçliydi. Fırçalar onunla rengârenk yoncalar yapsalar ne güzel […]
© 2015-2021 CanKardes.com | Can Kardeş Dergisi bir Yeni Asya Medya Grup Yayınıdır. | Tasarım: EuroNur