Ayasofya’da Çocuk Olmak

Geçtiğimiz günlerde hepimizi sevindiren güzel bir haber aldık. Elhamdülillah Ayasofya Camimiz, müze statüsünden çıkarıldı. Artık Dedemiz Fatih Sultan Mehmet’ten kalan camimizde, çocukluğunuzu rahatlıkla yaşayabileceksiniz. İstediğiniz zaman gidip namaz kılabilecek ve ders aralarında koşturabileceksiniz.

Haberin detayına baktığımızda Danıştay 10. Dairesi, Ayasofya’nın statüsünün müze olarak değiştirildiği 1934 Bakanlar Kurulu kararının iptaline karar vererek, Ayasofya’yı cami kimliğine kavuşturdu. 86 yıllık utanç -Elhamdülillah- sona erdi. Danıştay’ın gerekçesinde, Ayasofya’nın Fatih Sultan Mehmet Han Vakfı mülkiyetinde olduğu, cami olarak toplumun hizmetine sunulduğu, Ayasofya’nın tapu belgesinde cami vasfı ile tescilli olduğu ve bunun değiştirilemeyeceği kaydedildi.

Evet, Bediüzzaman’ın yıllar öncesinde verdiği müjdesi gerçekleşti. “Ayasofya, Hıristiyanlığın İslâmiyete devir ve tesliminin bir âbidesidir. Kilise iken camiye çevrilmiştir, inşaallah yine cami olacaktır.”

AYASOYFA ÇOCUK SESLERİNE KAVUŞTU

Ülkemizin ve yaşadığımız şehrin manevi ve kültürel değerlerini öğrenmek, hepimizin üzerinde bir vazifedir. Bu eğitim çocukken başlarsa yerleşmesi ve öğrenilmesi o kadar kolay olur. Camiler, namaz başta olmak üzere, dini ilimlerin öğrenebileceği yerler olduğu için küçük yaşlarda tanıtılması çok önemli. Böylece aileden alınan iman eğitimi devam ettirilerek, kuvvet kazanmış oluyor.

Ayasofya Camisi de, hem manevî hem kültürel konumu itibariyle önemli bir yere sahip olduğu için herkesin ilgisini çekiyor. Harika mimarisi, yüksek tavanları, renkli mozaikleri ve freskleri ile çocukları da oldukça cezbeden bir yapı. Şimdi hakiki vazifesine kavuşmuş haliyle bizleri bekliyor. Artık para vererek gezmek yerine abdestle girip vakit namazlarını kılabileceğiz. Ayasofya Camisi de özlediği çocuk seslerine kavuştu. Çocuklar namaz kılarak, oyunlar oynayarak camilerine sahip çıkacak inşallah.

FETHİN SEMBOLÜ; AYASOYFA

Osmanlı İmparatorluğu’nun 7. padişahı II. Mehmet’in 29 Mayıs 1453’te İstanbul’u fethiyle 916 yıl kilise olarak hizmet veren Ayasofya, camiye dönüştürüldü. Fetihle birlikte “Fatih” unvanını alan Fatih Sultan Mehmet, fetihten sonraki ilk cuma olan 1 Haziran 1453’te cuma namazını Ayasofya’da kıldı. Bizans’ın Ayasofya’ya verdiği değer, Osmanlı döneminde de devam etti. Osmanlı döneminde padişahlar Ayasofya’ya çok değer verdi, “Fethin Sembolü” olan Ayasofya’nın korunup yaşatılması için hiçbir fedakarlıktan kaçınmadı. Fatih Sultan Mehmet, Ayasofya’yı camiye çevirdikten sonra en önemli gelir kaynaklarını aktardığı Ayasofya Camisi Vakfı’nı kurdu. Ayasofya’ya bir minber ve mihrap yaptıran Fatih Sultan Mehmet, ayrıca medrese, kütüphane ekletti. Ayasofya’nın ilk minaresi de Fatih Sultan Mehmet döneminde yapıldı. Cumhuriyet kurulduktan sonra, Bakanlar Kurulu’nun 24 Kasım 1934 tarih ve 7/1589 sayılı kararıyla Ayasofya, müzeye dönüştürüldü. Şimdi ise nihayet cami haline döndü.

 

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*