20 Kasım Dünya Çocuk Hakları kapsamında, çocukların haklarını gözeten UNICEF Türkiye Ülke Ofisi ile görüştük. Savunmasız durumdaki çocuklara yapılan faaliyetleri konuştuk. Buyurun okumaya!
Dünyanın farklı yerlerinden acil insani yardıma muhtaç on binlerce çocuk var. Özellikle salgınla birlikte bu durum daha da kötüye gidiyor. Yapılan yardımlar ve destekler ne kadar etkili oluyor? Hayati önemi nedir?
Türkiye dünyada en fazla mülteciye ev sahipliği yapan ülke konumundadır. Ülkede yaklaşık 3,6 milyon Suriyeli yaşıyor ve bunların 1,7 milyonu çocuklardan oluşuyor. Ülkede ayrıca farklı milletlere mensup 320.000 mülteci ve sığınmacı bulunuyor ve bunların da en az 140.000’ini çocuklar oluşturuyor. Türkiye ayrıca kayıtlı ve kayıtsız mülteciler ve hareket halindeki göçmenler için önde gelen bir geçiş ülkesi olmaya devam ediyor. Haziran 2021’in sonuna kadar, başta Afganlar, Somaliler ve Kongolular olmak üzere yaklaşık 4.000 kişi, Türkiye’den AB’ye deniz ve kara yoluyla geçmeyi başardı.
Şu ana kadar Türkiye’de salgının sağlık üzerindeki doğrudan etkisi diğer yaş gruplarına kıyasla çocuklar üzerinde daha hafif şekilde görüldü. Bununla birlikte, durumun sosyoekonomik etkisinin, gerektiği gibi müdahale edilmediği takdirde yıkıcı sonuçlar doğurabileceği ve çocukların eğitim, sağlık ve sosyal koruma gibi hizmetlere erişimi ve bu hizmetlerin kalitesi bakımından bugüne kadar elde edilmiş olan kazanımları tersine çevirebileceği de bir gerçek.
Yapılan araştırmalarda savunmasız durumdaki çocuklar için uzaktan eğitim seçeneklerinin yetersiz olduğu bildiriliyor. Çocukların eğitim eksiklikleri nasıl telafi edilebilir?
UNICEF, halihazırda projeler yürüttüğü bir sivil toplum kuruluşu ile Okula Kayıt için Destek Programı’nı (OKP) yürütmektedir.
Bu program kapsamında 103.037 mülteci çocuğa ulaşılmış, 55.798 okul dışı kalmış çocuk (ODKÇ) tespit edilmiş ve 45.827 çocuğun yaşlarına uygun örgün ve yaygın eğitim programlarına kayıt olmasına destek olunmuştur. Hızlandırılmış Eğitim Programı (HEP), Türkçe Dil Kursları (TDK) ve Ev Ödevi Desteği (EÖD) gibi esnek, yaygın eğitim programları, öğrencilerin örgün eğitim sistemine yeniden entegrasyonunu kolaylaştırmaktadır.
EBA Destek Merkezleri – Milli Eğitim Bakanlığı pandeminin başlamasının hemen ardından EBA (Eğitim Bilişim Ağı)’yı yani öğrenciler, öğretmenler ve veliler için oluşturulmuş çevrimiçi bir eğitim platformunu harekete geçirdi. Sonrasında erişimi artırmak için 15.000 den fazla EBA Destek Merkezi Milli Eğitim Bakanlığı tarafından kuruldu.
UNICEF hem EBA’nın alt yapı kapasitesini güçlendirmeye hem de EBA Destek Merkezlerinin yaygınlaştırılmasına destek oldu. Bu sayede pandemi döneminde özellikle savunmasız durumdaki öğrencilerin uzak eğitim fırsatlarına erişimini kolaylaştırdı.
En öncelikli görevi çocukların hayatını kurtarmak olan UNICEF, mülteci, göçmen ve kendi ülkelerinde yerlerinden edilen çocuklar için ne gibi çalışmalar yürütüyor?
Türkiye’de başarılı bir şekilde yaygınlaştırılıp uygulanan COVID-19 aşılama kampanyası ile UNICEF, Milli Eğitim Bakanlığı’nın okulları yüz yüze eğitime ve öğretime hazırlamaya yönelik çalışmalarına destek olmuştur. UNICEF 51 ilde ve 81 ilçede 715 devlet okuluna temel hijyen ve enfeksiyon önleyici malzemeler temin etmiştir. Bu hizmetten 250.000’i aşkın çocuğun (60.000’i mülteci çocuklar) faydalanması öngörülmektedir.
UNICEF, Eğitim Sektörü Çalışma Grupları aracılığıya her yıl yürütülen okula dönüş kampanyasına liderlik etmekte, eğitim imkanları ve ŞEY gibi destek programları hakkında bilgilendirici kaynakların yayılmasını sağlamaktadır.
Dergimize abone olmak için tıklayın!
İlk yorum yapan olun