İnsan ibadet için yaratılmıştır

Arkadaşlar, etrafında yüksek duvarlar olan ve içinde rengârenk güllerle bezenmiş bir bahçe düşünelim. Bahçenin ortasında ve yüksekçe bir yerde altı basamaklı bir merdivenle çıkılan güzel bir ev bulunduğunu hayal edelim. Ancak bu eve sahip olabilmek için bir servet harcamanız gerekmeyecek. Sadece yapmanız gereken şey; bu bahçe kapısını açabilecek “anahtar cümle”yi bulmak olacaktır.
Hmm… Acaba bu tılsım, şu kapının üzerinde yazılı olan cümle mi?
Yani, “Eşhedü enla ilahe illallah ve eşhedü enne Muhammeden abdühu ve resulüh.” (Ben şahitlik/tanıklık ederim ki Allah’tan başka bir ilah yoktur ve yine ben şahitlik/tanıklık ederim ki Muhammed (asm) O’nun kulu ve elçisidir.)
Evet, bu o!
Ama Kelime-i Şehadet’i, benimseyerek söyleyebilirsek, demir kapı otomatik olarak açılır.
Tamam, Kelime-i Şehadet’i getirdik ve bahçe kapısından içeri girdik. Şimdi bahçede mis kokulu gül ve çiçekler var. Havuzundaki fıskiyeden sular fışkırıyor. Her tarafta kuşlar cıvıl cıvıl ötüşüyor. Burada bir yol var ve eve doğru yaklaşıyoruz.
Ancaaak; evin giriş kapısına ulaşmamız için altı basamaklı merdiveni tırmanmamız gerekecek.
Her basamağın üzerinde yazılar var.
Bakalım;
1. basamakta: Allah’a inanıyorum,
2. basamakta: Meleklere inanıyorum,
3. basamakta: Kitaplara inanıyorum,
4. basamakta: Peygamberlere inanıyorum,
5. basamakta: Ahiret gününe inanıyorum,
6. basamakta: Kadere inanıyorum,
Eveet… Bunları da inanarak, kalben tasdik ederek söyledikten sonra… Geldik o güzelim bahçenin ortasındaki şirin evin kapısını açmaya.
Peki, bu evin kapısını nasıl veya ne ile açacağız?
Tabii ki, tıpkı bahçe kapısını açtığımız o tılsımlı söz gibi Kelime/i Şehadet’i tekrar edip söyleyerek.
Bu söz ile sevgili Peygamber Efendimiz’in (asm) İslamın şartlarını sıraladığı 5 maddeyi hatırlayacağız.
Bunlar neler;
1. Kelime-i Şehâdet getirmek
2. Namaz kılmak,
3. Zekât vermek,
4. Hacca gitmek,
5. Ramazanda oruç tutmak.
*
Şimdi arkadaşlar… Toparlayacak olursak.
O bahçe “İslam bahçesi”dir. Bahçenin içindeki ev bizim iman ettiğimize dair bir yapıdır. Evin önündeki altı basamaklı merdiven bizim inanç esaslarımızdır. İslâm’ın şartlarını, evin bölmelerinden her birinin karşılığı olarak düşünebiliriz.
Çünkü evin giriş kısmını, İslâm’ın beş temel esasından Kelime-i Şehâdet oluşturmaktadır.
Evin en geniş mekânı olan salon kısmı, dinimizin en temel ve devamlı ibadeti olan namaz kılmak, diğer odalardan her birisi ise; oruç tutmak, zekat vermek ve hacca gitmenin karşılığı olarak düşünülebilir.
*
“Marifet”in bir anlamı ibadettir. Namaz, oruç gibi ibadetler marifetin bir neticesidir.
Yani, insan nimetin şükür gerektirdiğini anlayabilirse, sonra bu şükür ve hamd vazifesini yerine getirebilir. Bütün bunlar imanın ve marifetin, yani Allah’a inanmanın ve tanımanın meyveleridir.
Çünkü insan, yani biz bu sonsuz nimeti hayret ve teşekkürle karşılamalı, o “rububiyete” karşı ubudiyetle karşılık vermeli.
Madem kâinat bizim için yaratılmış, o halde biz “ibadet” için yaratılmış olduğumuzu asla unutmamalıyız.

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*