Çöl Gemisi: Deve

Ne diyor mukaddes kitabımız;
“Bakmıyorlar mı o deveye; nasıl yaratıldı?”
Merhaba sevgili dostum;
Bunu neden yazdığımı kendimi tanıttıktan sonra daha iyi anlayacaksın.
Daha önce pek çok yerde bir deve görmüş olabilirsin.
Sana, duymadığın ilginç özelliklerimden bahsedeceğim.
Hazır mısın?
Beni özel kılan birçok sebep var.
Bunlardan birincisi; vücut şeklim… Tabii ki öyle sıradan bir vücut değil.
Açlık ve susuzluğa günlerce dayanabilirim. Günlerce, sırtımda yüzlerce kilo ağırlıkla yol gidebilirim.

DİKENLİ AĞZIM SAYESİNDE HER ŞEYİ YERİM

Gelelim ikinci farklı özelliğime;
Ağız ve dudak yapım…
Sivri dikenleri bile rahatlıkla yiyebilecek şekilde yaratılmıştır.
Dört yüzlü midem ve sindirim sistemim ise; neredeyse her şeyi öğütebilecek kadar güçlüdür.
Normalde yiyecek sınıfına girmeyen kauçuk gibi maddelerden bile faydalanabilirim.
Kurak ortamlarda yaşayabilmemiz için bu üstün özellikler bize bahşedilmiş.

KİRPİKLERİM VE BURUN YAPIM BENİ FIRTINADAN KORUR

Üçüncüsü;
Gözlerim iki kat kirpiklidir. Kirpiklerim, kapan gibi iç içe geçerek, gözümü şiddetli kum fırtınalarına karşı tam bir korumaya alır.
Bu kadarla sınırlı değil…
Size burun yapımdan bahsetmek isterim.
Burnum çok sayıda köklere ayrılmış kanallardan oluşur.
Yaşadığım sıcak bölgelerde havadaki nem miktarı oldukça az…
Bu sebeple soluduğum havadaki suyu kaybetmemem gerekir.
İşte bu yüzden burnum hem çok büyük ve kıvrımlı, hem de süngerimsi bir dokuyla kaplıdır.
Şiddetli kum fırtınalarına karşı kum girmesini engellemek için, tıpkı bir gözün kapanması gibi burun deliklerimi de kapatabiliyorum.

TÜYLERİM SAYESİNDE GÜNEŞTEN KORUNURUM

Gelelim tüylerime;
Bütün vücudumu kaplayan sık tüylerim çölün yakıcı güneşinin derime temas etmesine engel olur.
Üstelik 70 derecelik sıcaklıktan etkilenmeyiz.
Biliyor musun; soğuk havalarda da tüylerim ısınmamı sağlar.
Çift hörgüçlü türlerimiz sıfırın altında 52 derecelik bir soğukta bile yaşar.
Ayaklarım da ilgini çekmiş olabilir…
Bacaklarımdan daha büyük olan ayaklarım da kuma batmadan yürüyebilmem için geniş yaratılmıştır.
Ayak tabanlarımdaki özel kalın deri ise;
kızgın çöl kumlarına karşı kendimi korumam için donatılmıştır.

ÜSTÜMDE SU DEPOSU TAŞIRIM

Bir başka özelliğim;
Zorlu çöl şartlarında en büyük yardımcım hörgüçlerim…
Hörgüçlerim vücut ağırlığımın beşte biri kadar yağı depo eder.
Vücudumda yağın tek bir noktada toplanması, vücudumdaki yağa bağlı olarak her yerimden yoğun oranda su atılmasını engeller.
Bu da suyu az miktarda kullanmamı sağlar.
Kan ve hücre yapım da, uzun süre susuz yaşayabileceğim şekildedir.
Vücudumdaki hücre duvarları, hücrelerinin fazla su kaybetmesini engelleyecek bir yapıdadır.
Kan yapım ise, vücudumdaki su en aza inse bile kan akışında bir ağırlaşmaya sebep vermeyecek biçimde yaratılmıştır.
Ayrıca kanımda, susuzluğa dayanıklılığı arttıran albümin enzimi, diğer canlılardan daha fazla miktarda bulunur.
Yazının başındaki ayetin sebebini şimdi anladın mı sevgili dostum?
Bu üstün özellikleri bir vücutta toplayan Sonsuz Kudret sahibi olan Allah’a teşekkür ediyorum.
Unutma ki, hayvanlar Allah’ın sessiz kullarıdır ve hesap günü onlar da dile gelecek… Haydi kal sağlıcakla!

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*