Merhabaaaa!
Ben Sekreter Kuşu!
Bu ay seninle tanışmayı çok istedim.
Her ay hayvanların ilginç özelliklerini öğreniyorsun ya, benim gibi zarif ve alımlı bir kuşu da tanımayı istersin diye düşündüm.
Böylesine zarif yaratılmış bir kuş daha önce bir yerde gördün mü?
Bana bakınca hangi hayvana benzettin?
Kafamı kartala, bacaklarımı ise leyleğe benzetirler.
Bakma sen, bu zarif görüntümün altında vücudum iri ve aynı zamanda yırtıcı bir kuşum.
ZARİF GÖRÜNTÜM İLE DİKKATLERİ ÜZERİME ÇEKERİM
Kanat uçlarımın ve bacaklarımın tüylü kısmı siyah renklidir.
Kuyruğumun uzun orta tüyleri beyaz olup, uçları siyahla biter. Başımın arkasından siyah uçlu tüyler çıkar. Tepemdeki bu tüyler, katiplerin kulak arkalarına sıkıştırdıkları tüy kalemleri hatırlattığından adıma “Sekreter kuşu” demişler.
Bazı coğrafyada bana “Katip Kuşu” derler.
Kıvrık kirpiklerim dikkat çeken özelliklerimden bir diğeridir. Kıvrık gagalıyım ve otluk alanlarda yaşarım.
Boyum, 1.5 metre uzunluğundadır.
Ağırlığım ise 5 kilogramdır.
Kanat genişliğim 2 metreden fazladır.
UÇAN DEĞİL YÜRÜYEN BİR KUŞTUR SEKRETER KUŞU
“Akbaba”gillerdenim. Afrika’da yaşayan nadir bir türüm.
Afrika’nın alçak otlarla çevrili alanlarda hayatımı sürdürürüm.
Sahra altı Afrika’da yaşarım. Açık çayırlıklar, yarı çöl yerler ve çalılık alanlarda da yaşadığım yerlerdir.
Çok iyi uçabilmeme rağmen genellikle yerlerde gezinirim.
Yuvam, benim yapıma göre büyüktür. Genellikle bir diken ağacından (Akasya); çubuklardan, çamurdan, otlardan oluşur. Yuvamı uzun bir süre kullanırım.
Sabahın erken saatlerinde uyanarım, alçak otlarda avlanmaya başlarım. Hatta avımı uçarak değil yürüyerek avlarım.
Bu özelliğimden dolayı avlarımı yürüyerek arayan tek karasal av kuşuyumdur. Küçük memeliler, sürüngenler, kuşları ve büyük böceklerle beslenirim. Üstelik avımı gagamla değil, güçlü ayaklarımla avlarım.
YILANIN ZEHRİ SEKRETER KUŞUNU ETKİLEMEZ
Çünkü, upuzuuun bacaklı yaratılmışım.
Avcı kuşlarının arasında en uzun bacaklar bana aittir.
Çook hızlı hareket ederim.
Yılanları avlayabildiğim için yılan akbabası olarak da bilinirim.
Yılanı ayak ve pençe darbelerimle etkisiz hale getiririm. Pençelerimdeki kalın derimden dolayı yılanın zehiri beni etkilemez.
5 OCAK’I UNUTMAYIN!
Evet; kuşları düşünmek ve kuşların sömürülmemesi ve insanca muamele görmesi için 5 Ocak Kuş Günü olarak ilan edilmiş.
Peki neden?
Dünyanın dört bir yanındaki kuş türlerinin neredeyse yüzde 12’sinin yok olma tehdidi altında olduğu için… Bu farkındalık gününde biz kuşları hatırlayın, hatırlatın olmaz mı sevgili dostum.
Sohbetin iyisi kısalığındadır.
Benden bu kadar dostum.
Sıkılmadan dinlediğin için teşekkür ederim. Şimdilik hoşça kaaaal!
Dergimize abone olmak için tıklayın!
İlk yorum yapan olun