Arkadaşlık (2023/03)

arkadaşlık

Merhaba arkadaşlar. Siz de bilirsiniz, şöyle bir atasözümüz vardır: “Bana arkadaşını söyle, sana kim olduğunu söyleyeyim.” Ben bunun üzerine biraz düşündüm de, önce “Nasıl olur ki, her insan farklıdır, arkadaşına bakınca onun kim olduğu nasıl anlaşılabilir ki?” dedim. Ancak, atasözleri büyüklerimizin tecrübelerine, yaşadıkları gerçeklere dayalı olduğuna göre bunda da bir gerçeklik payı vardır.

Bizler küçük yaşlardan itibaren arkadaşlar ediniriz. İnsan yaratılışı gereği, birileriyle konuşmaya, yardımlaşmaya, iletişim kurmaya ihtiyaç duyar. Arkadaşlar arasında da daha samimi olduğumuz, daha sık görüştüklerimiz vardır. Yani, sınıftaki herkes arkadaşımızdır ama içlerinden bazılarıyla daha samimi bir dostluğumuz olabilir. Daha sık görüştüklerimiz genelde bizi anlayan, aynı şeylerden hoşlandığımız, kendi karakterimize yakın hissettiğimiz arkadaşlardır. Demek ki atasözünde bunu kastediyor. Bir de sık görüşen kişiler birbirinin görüşlerinden, hayatında etkileniyor ve zamanla ona benziyor.

Keşke hayatta herkes iyi olsa, birbirini iyi yönde etkilese ama büyükler arasında kötüler olduğu gibi, çocuklar arasında da olabiliyor. Biz, arkadaşlıklarımızda iyileri seçip, güzel ahlaklı arkadaşlarla daha yakın olursak, belki kötülerin
ve kötülüklerin karşısında daha sağlam durabiliriz. Yaptığımız iyiliklerle onlara örnek olup, onları kötülüklerinden vazgeçirip, kendi aramıza dâhil edebiliriz.

Dergimize abone olmak için tıklayın!

işrak resfebe sel sembol şeair-i islam kat'ı

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*