“Üç aylar geldi” diyorlardı büyükler. Bunu önceden de duymuştum ama tam olarak ne olduğunu hatırlayamadım. Anneme sordum, şöyle anlattı:
– Her Müslüman, bu mübarek ayların gelmesini sabırsızlıkla bekler. Çünkü bu aylar bizim için çok büyük ödül ve sürprizlerle doludur. Bu aylar, Recep-Şaban-Ramazan’dır. Bu aylarda sevaplar kat kat artar. Bire bin yazılır. Hatta Ramazan ayında on binlere, milyonlara ulaşır. O yüzden bu aylar Müslümanlar için kazançlı bir ticaret zamanı gibidir. Yani biz ibadet ettikçe, Kur’an okudukça, iyilik yaptıkça, otomatik olarak ödülleri toplamış oluruz.
– Anne, ödüller ne? Ne kazanacağız? Tamam “sevap” diyorsun ama “sevap” denilen şeyin karşılığı ne? İbadet edersem, Kuran okursam Allah bana ne istesem verecek mi?
-Yavrucuğum, namaz kılmamız, Kur’an okumamız karşılığında “Bu kadar rekat namaz kıldım, şu kadar sayfa Kur’an okudum, karşılığında bisiklet, tablet istiyorum” diye bir pazarlık çok doğru bir davranış olmaz. Çünkü sevap dediğimiz ödüller bunlar kadar basit ve ucuz değil. Allah sonsuz bir hayatta, yine sonsuz olarak tüm istediklerimizin kalıcı ve çok daha güzel olanlarını vereceğini vaad ediyor. Elbette bizim dünya için istediğimiz duaları da Allah işitir ve verebilir. Ama vermediği zaman “Kabul olmadı” diyemeyiz. Allah her duayı işitir ve kabul eder. Vermemiş olması bizim yararımızadır. İstediğimiz her şey olmuş olsaydı, belki de o istediklerimiz bizim için bir felaket olabilirdi. Allah vermemekle bizi korumuş olabilir.
-Hem Cennette sonsuz olanları kazanmak daha güzel, bu dünyadaki bir gün bitecek. Öyle değil mi anne?
-Elbette, ahirette ebedî olarak kazanmak en kârlısı. Ama dünyamızı güzelleştirme için de daima “Allah’ım bize dünyada ve ahirette iyilik ver.” Şeklinde dualar edip, Allah’tan dün- yamız için de her şeyin hayırlısını istemeliyiz. “Sevap” dediğimiz ödüllerin ise tam karşılığı ancak Cennette olacaktır. Mesela her bir insanın dünya kadar bahçeleri ve sarayları olacak. Aklımızın alamayacağı kadar büyük ve sonsuz ödüller olacak.
Artık “sevap” nedir daha iyi anlamıştım. Üç aylar ise, hem affedilmek için bir fırsat, hem de çok ama çok sevap toplama zamanı. Bunu da anladım. Bir de bu üç aylar içinde ekstra ödüllü sürpriz geceler varmış. Bunlar, Regaip Gecesi, Miraç Gecesi, Mevlit Gecesi, Berat Gecesi, Kadir Gecesi.
Annem, “Bu gecelerdeki sürprizleri de sen araştır, sonra her biri hakkında detaylı konuşuruz, birbirimize öğrendiklerimizi anlatırız.” dedi. Çok heyecan verici.
Dergimize abone olmak için tıklayın!
İlk yorum yapan olun