Selamun aleyküm Canım Kardeşim,
Bir ses duyuyorum. Sen de işittin değil mi?
Heyy neredesin? Bu gürültülü sesin sahibi de kim? Korkmalı mıyım senden?
“Sakin ol Zeynep, bu gürültülü sesim müjdemin büyüklüğünden. Yeryüzüne rahmet gelecek, duramıyorum heyecanımdan.”
Gökgürültüsüü sensinn! Demek yağmurun gelişini haber veriyorsun bizlere.
Kocaman bulut öbekleri var burada. Bir kuş gibi süzülüyorum içlerine. Ben onlara kavuştum sandıkça onlar benden uzaklaşıyor sanki. Kaçmayın benden! Tanımak istiyorum sizi yaratan Rabbimizi.
Bulutlara yeryüzünden baktığımızda çook yükseklerde zannederiz. Oysa yerle göğün ortasında hiç bir şeye tutunmadan dururlar.
Rüzgara binip yağmur hazinelerini yüklenir ve muhtaç olan yerlere yetişirler.
Başta biz insanlar olmak üzere tüm canlılar bulutlarla gelen yaşam suyuyla varlıklarını devam ettirir.
Filler, sincaplar, atlar, karıncalar…
Ağaçlar, papatyalar, laleler…
Yağmurun taneleri sayısınca faydaları var.
Her bir yağmur damlası hediye paketi gibi değil mi? Yeryüzüne su serpiyor, yıkıyor, temizliyor. Güneşin hararetini dengeliyor…
Ne kadar da şirinler.
Tertemiz, pırıl pırıll.
Gökyüzüne başımızı kaldırıp baktığımızda bazen hiçbir bulut göremeyiz.
Nereye gidiyorlar acaba?
Bazen de bir anda her yeri koca koca bulutlar kaplamış olur. Sanki bir kumandandan emir almış gibi toplanıverirler. “Yağmur yağ” emrini almazlarsa bekler dururlar. Emir aldıkları anda ise binbir şifalı, faydalı yağmur damlalarını indiriverirler.
Canım kardeşim, atılmış pamuk gibi cansız, şuursuz bulut bizleri tanıyamaz, bilemez.
Ona olan ihtiyacımızı anlayıp yardımımıza koşamaz. Emirsiz meydana çıkamaz ve gizlenemez.
Tüm bu işlerin arkasında koca koca bulutları emri altına alan ve bizi çook seven Allah’ımız vardır.
Bir sonraki sayımızda durağımız rüzgar olacak. Rüzgar gibi koşun gelin, bekliyoruum.
Yazan: Fatmanur Şahin Öztaş
Resimleyen: Gülsena Yıldırım & Halenur Kurun
Gülümse Çocuk Kulübü Youtube kanalı için tıkla!
İlk yorum yapan olun