GÖBEĞİNİ MASA GİBİ KULLANAN: SU SAMURU

Merhabaaa Can Kardeş Ailesi!
Arkadaşlarımla sohbet ederken duydum, bu dergiye her ay bir hayvan konuk oluyormuş.
Madem öyle… İrem ablayı aradım, bu ay beni konuk eder misin diye sordum. Önce mırın kırın etti. Sırada daha birçok hayvan var dedi… Sonra onu ikna ettim ve röportaja başladık.
Önce “Bana kendini anlat” dedi İrem abla… Ben de başladım anlatmaya:
Sevgili Dostum;
fotoğrafta göründüğü gibi beni hemen tanıdın değil mi; ben bir su samuruyum!
Sansargiller ailesinden sayılırım, nehir ve göl kıyılarında yaşarım.

MİDYEYİ GÖBEĞİMDE YERİM

Suda yaşamayı çoook severim. Genellikle su kenarlarına kazdığım çukurlarda hayatımı sürdürürüm.
İyi bir ev dekoratörüyüm. Yuvamı yaparken önce kuru yaprak ve yosunlarla döşerim. Nefes almak için mutlaka havalandırma deliği bırakırım.
Başka özelliklerim söyleyeyim de şaşır… Mesela, alet kullanan birkaç hayvandan biriyim. Allah bize öyle bir sanat vermiş ki… Araç gereç kullanabilme yeteneğimi vermiş. Midye yemek için dipten bir taş alır, sırt üstü dönerim, taşı göbeğime koyar ve midyeyi taşa vura vura kırarım. Çok komik değil mi? Göbeğimi masa gibi kullanırım yani.

SU GEÇİRMEZ BİR KÜRKÜM VAR

Fiziksel özelliklerime gelecek olursak…
Ayaklarım kısa, beş parmaklı ve kısmen perdelidir. Ben ve türlerimin rengi koyu kahverengidir. Su geçirmeyen sık tüylü posta
sahibim.
Suyu sevdiğinden bahsetmiştim ya, aynı zamanda çok iyi bir yüzücüyüm!
Suya dalarken burun ve kulak deliklerini kapatırım. Yassı kuyruğumu da dümen olarak kullanırım.
Tıpkı bir dalgıç gibi… Tıpkı bir denizatı gibi…
Oynamayı ve suda sırtüstü yüzmeyi çok severim!
Derinlere yani, 30 metreye kadar rahatlıkla dalarım.
Çoğu zaman yalnız dolaşırım.
Avlanma işini geceye bırakırım.

NİMET VERENİN NİMETİYLE RIZIKLANIRIM

Besin kaynaklarıma bakalım;
Denizkestanesi, midye, istiridye, mürekkepbalığı ve salyangozlar yani deniz canlıları ile rızıklanırım.
Evet “rızıklanırım” dedim. Çünkü Allah bizim rızkımızı dünyanın neresinde olursa olsun gönderiyor. Bizi nimetiyle nimetlendiriyor.

PIRIL PIRIL KÜRKÜM YÜZÜNDEN NESLİM YOK EDİLİYOR

Maalesef, senin büyüklerin kürkümüz için bizi avlıyor.
O yüzden bol avlanılan havyanlar arasında yer alıyoruz.
Can Kardeşim, biz Allah’ın sessiz kullarıyız. Eğer konuşabilseydim şöyle derdim: Bizi kürkümüzden dolayı avlamayın. Neslimizi tüketmeyin. Yaşamamıza müsaade edin. Biliyorum ki Can Kardeş okurları bu çağrımı büyüklerine iletecektir.
Haydi hoşça kalııııın!

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*