Genç yetenek Ayşenaz diyor ki: “Geleceğin bilim insanı ve sanatçısı olmak istiyorum”

Selam, adım Ayşenaz Anbarpınar. Ata Ortaokulu’nda 7.sınıf öğrencisiyim.

Resme ilgim nasıl başladı? Niçin çiziyorum?

Beş yaşındayken harika eserler çıkarıp çılgın resimler çizmiyordum;
beş yaşındaki bir çocuk gibi çiziyordum. İlkokulda model ve elbise resmi çiziyordum.
Gittiğim misafirliklerde benim için kâğıt kalem isteniyordu. Yazın arkadaşlarımla saatlerce çizip sonra en iyisini belirliyorduk. 5. sınıfta resim derslerine daha özen göstermeye başladığımı fark ettim. Resim için daha çok çabaladığımı anladım. Sonra “tuval” adında bir buluş olduğunu öğrendim ve kalemimi, fırçamı, boyamı kaptığım gibi tuvale çizdim bu sefer. Çizgi roman okumayı ve karakterlerini sevdiğim için figür çizdim. Manzara resimleri yaptım. Yarışmalara katıldım. Öğretmenlerimin bana yol açması etkili  oldu. Soran olursa genellikle cevabım sevgili Alan Moore gibi “Çiziyoruz işte bir şeyler…” Kısaca kendimi ifade etmek için çiziyorum, inanıyorum ki duygularla çizilen her resim, portre oturan kişinin veya çizilen manzaranın değil çizen kişinin resmidir. Oturan kişi ya da manzara, tevafuk, bir fırsattır. Çizerin kendini anlatması için bir fırsat… Renklerin birleşimi ışık, gölgeler, çizerin kişiliğini
gösterir.

Gelecekte hangi mesleği düşünüyorum?

Hangi mesleği düşündüğüm konusunda çok kararsızım galiba. Sevdiğimiz şeyleri yapmalıyız. Ama ben çok fazla şey seviyorum. Kitapları çok seviyorum. Fransızca ve İngilizce ile ilgili da olabilir mesleğim; yazılımla ilgili… Uzayla, karadeliklerle, kuantum mekaniği gibi konulara fazla ilgiliyim.
Ben fizik fakültesi okuyup, iş imkânı bulamayıp boş boş dolaşacağım galiba… Demek istemiyorum, sevdiğim şeyi yapacağım.Çalışma ortamımda deney tüpleri, teoriler yazılı tahtalar olmalı. Bilim insanı, fizikçi, simyacı artık neyse işte.

Güzel sanatlar fakültesine gitmek istiyor muyum?

Güzel sanatlar hayatımın bir köşesinde belki de merkezinde, severek yapacağım bir iş olacak. En azından öyle umuyorum. Resim çizmeyi çok ama çok seviyorum. Ama fiziğe aşığım. Ülkemi bilimde geliştirmek için çabalamak önceliğim. Belki karadeliklerle alakalı gözlemler yapıp sonra tuvale çizerim. Önemli olan sevdiğim işi yapmak, önemli olan ülkede bilim ve teknolojiyi geliştirmeye katkı sağlamak. Canan Dağdeviren, Umut Yıldız, Mete Atatüre ve adını daha sayamadığım bilim insanımız gibi küçük de olsa bilimi geliştirebilmek. Önemli olan kendinizi ifade edebilme yönteminizi seçip özgün, topluma yararlı bireyler olabilmek, diye düşünüyorum.

 

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*