İlk Öğretmenimiz Peygamberimiz (asm)

Evet, bazı arkadaşlarım üzülecek belki ama benim içim kıpır kıpır. Neden mi?

Çünkü yaz tatili bitti, okul başladı. Ama yazın boş durmadık tabii ki. Eğlendik, bol bol oynadık, kitap okuduk.

Yazın tanıştığımız arkadaşlarımızın adreslerini aldık.

Okulların açıldığının ilk haftası İlköğretim Haftası biliyorsunuz. Daha okula gelir gelmez, öğretmenlerimiz bana ve sınıf arkadaşlarıma görev verdi. Çünkü İlköğretim Haftası için hepimiz görev aldık ve planlar yapmaya başladık.

İlköğretim Haftası’nda okumanın önemi ve okul gibi konuların neden ve ne denli önemli olduğunu faaliyetlerle birlikte anlatacağız. Hatta, okula yeni başlayan küçük yaştaki arkadaşlarımıza okul sevgisini aşılamaya yönelik çalışmalar yapacağız.

BAMBAŞKA BİR TERBİYE EDİCİ: PEYGAMBERİMİZ (asm)

Bana verilen görev çerçevesinde bize ilim ve okumayı aşılayan en önemli karakteri yazmaya başladım.

Araştırmalarımda gördüm ki, bu konuda bize en büyük rehber kim biliyor musunuz?

Peygamber Efendimiz Aleyhisselatü vesselam’mış.

Müthiş etkilendim. Peygamber Efendimiz, ilim ve öğrenmenin lüzumunu sadece tavsiye etmekle kalmamış bizzat uygulayarak çevresindekilere göstermiş. Efendimiz Peygamberimiz’in terbiye ediciliği ise bambaşka bir güzellikteymiş. Öyle diyor büyüklerimiz; O’nun terbiyesi ile meydana gelen o Asr-ı Saadetin döneminin benzersiz insanları bile günümüze ışık tutarak, adeta cennetin yolunu göstermiştir bize.

Elbette Allah’ın elçisi olan Hz. Muhammed (asm) eliyle yapılan bu eğitim ve terbiye modeli benzersiz olacaktı…

Denilebilir ki tüm insanlığı, hakikî insanlığa ve insanî olgunluğa yükselten eşsiz bir din getiren Efendimiz (asm) olacaktır. Sevgili Peygamberimizin terbiye sistemi sadece insanî zevk eksenli bir terbiye sistemi değildi. O (asm) ümmetini nefis, akıl, kalp ve bütün duygularıya ele almış; çocuklarını diri diri toprağa gömen o vahşi kavimden, en medeni bir toplum meydana getirmişti.

NASIL BİR TERBİYE SİSTEMİ?

Peki, Efendimiz’in (asm) terbiye sistemi nasıldı?

Elbette bunu uzun uzadıya yazmak, burada anlatmak mümkün değil, hatta ciltler

dolusu kitaplar bile bu sistemi bir çırpıda yazamaz.

Sadece şu kadarını hatırlatmakta fayda var: Efendimiz (asm) okuma yazmaya önem verirdi:

Hatırlar mısınız, Bedir Savaşı’nda yakalanan esirlerden kurtuluş fidyesi vermeye gücü yetmeyip, okuma yazma bilen esirler vardı… İşte bu esirlere Efendimiz, Ensar’dan onar çocuğa yazı öğretmek şartıyla serbest bırakılacaklarını söylemiş, bu fikir hem esirlere, hem de Ensar’a iki taraflı bir menfaat getirmişti.

Elbette Allah’ın elçisi olan Hz. Muhammed (asm) eliyle yapılan bu eğitim ve terbiye modeli benzersiz olacaktı…

Denilebilir ki tüm insanlığı, hakikî insanlığa ve insanî olgunluğa yükselten eşsiz bir din getiren Efendimiz (asm) olacaktır. Sevgili Peygamberimizin terbiye sistemi sadece insanî zevk eksenli bir terbiye sistemi değildi. O (asm) ümmetini nefis, akıl, kalp ve bütün duygularıyla ele almış; çocuklarını diri diri toprağa gömen o vahşi kavimden, en medeni bir toplum meydana getirmişti.

BEŞİKTEN MEZARA KADAR İLİM…

Böylelikle Müslüman olarak bizler ilim öğrenme, öğretme, yayma çalışmalarını bu çerçeve içerisinde gerçekleştirmişler. Öyle ki, tarihe baktığımızda Avrupa Ortaçağının karanlık çukurundan Müslüman İlim öncüleri çekip kurtarmış. Avrupalı ilim adamları Müslümanların ilmini kimi istifade ederek, kimi de çalarak medeniyetini inşa etmişlerdir.

Peygamber Efendimiz’in (asm) bizi ilme yönlendiren ifadeleri çok önemli. Aynı zamanda Kur’ân-ı Kerim’i ve onun açıklaması olan hadisleri rehber kabul etmeli ve başarıya doğru hızlı adımlar atmalıyız. Hatta Efendimiz’in (asm) şu sözlerini kulağımıza küpe yapmalıyız:

“Beşikten mezara kadar ilim öğreniniz.”

“Her şeyin bir yolu var. Cennetin yolu ilimdir.”

“Kim bir ilim öğrenmek için bir yola süluk (yönelirse) ederse, onu Cennete giden

yollardan birine dahil etmiş demektir.”

“Peygamberler ne dinar, ne dirhem miras bırakırlar. Ama ilim miras bırakırlar.

Kim de ilim elde ederse bol bir nasip elde etmiştir.

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*