Yuşa Tepesi’nde…

Bu gün biraz geç kalktım. Ee.. Hafta sonunu geziye ayırdığım için biraz geç kalktım kendimce… Ancak annem kahvaltıya kalkmam için çok ısrar etti… Birazdan inşallah, kahvaltı sonrası, Beykoz’da yer alan Yuşa Tepesi’ne çıkacağım.
Kavacık sapağından Tokatköy’e varacağım, zaten tabelalar o yöne doğru gösteriyor.
Bana da yakın. Öyle balona binmeme gerek kalmayacak.
*
Haydi Topar kahvaltını bitirdiysen, ben hazırım. Seni bekliyorum. Ooo! Bakıyorum, benden hızlısın.
O halde hemen yola çıkalım ne dersin?

HAZRETİ YUSUF’UN TORUNU: HZ. YUŞA

Yuşa Aleyhisselam Dergahı veya Hz. Yuşa Tepesi de denen yere gitmeden önce kitaplardan derlediğim bilgileri size aktarmak istiyorum;
Hazret-i Yusuf’un soyundan gelmekte olan Hazreti Yuşa Mısır’da doğmuş. Bazı araştırmacılar, Musa Peygamber ile birlikte
Boğaziçi’ne geldiğini daha sonra burada vefat ettiğini söyler. Günümüzde Yuşa Tepesi olarak bilinen alana gömülmüş…
Yahudiler ve Hıristiyanlar, Hz. Yuşa’yı “Yaşu” adı ile anmaktadır.

17 METRE UZUNLUĞUNDA MEZAR

İşte şu an tam Yuşa Tepesi’ndeyim. Yani Hz. Yuşa Türbesinin yer aldığı bölümde.
Hemen yanında aynı zamanda Hz. Yuşa Camiisi yer alır. Mezar tam olarak 17 metre uzunluğunda…
Bunun sebebi ise bedenin boyundan kaynaklandığı söylenir. Cenazenin tam olarak bu alanın neresinde yattığı bilinmediğinden dolayı 17 metrelik bir alan koruma altına alınmış.
*
Bu türbe 1755 yılında öncelikle bir mescit olarak yaptırılmış. Daha sonra Hz. Yuşa’ya ait olduğuna inanılan mezarın etrafına koruma amaçlı bir duvar örülmüş. Sonraki yıllarda Hz. Yuşa Camisi bir yangın geçirmiş fakat Sultan Abdülaziz döneminde ilk haline uygun olarak yenilenmiş ve gerekli
bakım sağlanmış.

YUŞA TEPESİ’NİN SIRRI

Yuşa tepesinin bir sırrı var arkadaşlar.
Anlatayım mı?
Sultan Süleyman’ın hükümdar olmasının hemen ardından, Kanuni’nin süt kardeşi
olan Şeyh Yahya Efendi için biri Beşiktaş’ta biri de Anadolu kavağında olmak üzere iki tane dergah hazırlatır. Şeyh
Yahya Efendi bir gün uyurken rüyasında birini görür. Bu kişi ona rüyasında “Ben Yûşa Peygamberim, beni ziyaret et. Ben şu tepede yatıyorum, gel ve beni bul.” diye seslenir. Şeyh Yahya Efendi bu rüyayı dikkate almaz ve rüyasında gördüğü tepeye gitmez. Ardından ertesi gece aynı kişi
tekrar rüyasında girer ve rüyada ” Gelmedin, yarın gel ve beni bul.” der. Bunun üzerine Şeyh Yahya Efendi Hz. Yûşa’nın
mezarının yerini araştırır ve mezarın Filistin’de olduğu hakkında bazı bilgilere erişir.

HZ. YUŞA TEPESİ’Nİ BULAN KİŞİ: ŞEYH YAHYA EFENDİ

Şeyh Yahya Efendi rüyada gördüğü tepelere tekrar gitmez ve rüyayı ciddiye almamaya karar verir. Fakat o gece tekrar rüyasında aynı kişiyi görür. Bu sefer rüyasında yediği azardan dolayı gündüz uyanır ve hemen rüyasında gördüğü alana gider.
Burada bir çoban ile karşılaşır. Ona ne kadar zamandır bu bölgede hayvan otlattığını sorar. Çoban yaklaşık 10 gibi bir süre belirtir. Bunun üzerine Şeyh Yahya Efendi, çobana bu süre içerisinde bu bölgede ilginç bir duruma rastlayıp rastlamadığını sorar. Çoban ise hemen yemyeşil çimenlik
bir alanı gösterir. ”Hayvanlarımı buraya ne zaman getirsem orada ki yeşil alana hiç basmadılar. Her zaman etrafından geçip otlandılar. Ne oradaki otları yerler ne de oranın üstüne basarlar.” dedi. O günden beri Şeyh Yahya Efendi, Hz. Yûşa türbesini bulan kişi olarak bilinmektedir.
Bu olayın ardından hemen Kanuni Sultan Süleyman’a giderek durumu anlatır ve o alana hemen bir türbe yaptırılır.

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*